Sıralama seçin
Tükenenleri Gösterme
Toplam 59 ürün görüntüleniyor.
1 2 3 4

Kolajen

Kolajen, insan vücudunda bulunan hücrelerin işlevlerini yerine getirmeleri için gereken en önemli protein yapılarından biridir. Kolajen kelimesi Yunanca “kollo” kökünden gelmektedir. Kollo, tutkal ve yapıştırma anlamına gelen bir sözcüktür. Kolajen proteini de vücut hücrelerini ve yapılarını bir arada tutmayı sağlayan madde olarak işlev görmektedir. Güç ve yapı sağlamak için tüm sistemleri bir arada tutması nedeniyle, bedeni bir arada tutan madde olarak da tanımlanmaktadır.

Kolajen, insan vücudunun temel yapı taşlarından biri olması nedeniyle insan vücudunda en çok bulunan proteindir. Hemen hemen her sistemde bulunan kolajen, cilde dayanıklılık kazandırmaktadır. Bununla beraber kemik, kas ve tendonların esneme ve hareket etmesini sağlayan bir hücredir. Bununla beraber, saç ve tırnakların en önemli bileşeni olarak da karşımıza çıkmaktadır. Ek olarak kan damarları ve omurga gibi sistemlerde de bulunan kolojen, en önemli vücut maddelerinden biridir.

Kolajen, kimyasal olarak bağırsak sisteminden sentezlenen bir proteindir. Beslenme yoluyla alınan proteinler, bağırsak sisteminde aminoasitlere yıkılarak emilirler. Kolajen sentezinde en çok glisin, prolij ve gideoksiprolin aminoasitleri kullanılır. C vitamini ve çinko gibi elementlerin de eklendiği işlem sonucunda kolajen formu oluşmaktadır. Kolajen hücreleri iki uçlu spiral şeklindedir ve bu sayede tutkal görevi görmektedir. Vücuttaki tüm doku ve sistemler için hayati önem arz etmektedir.

Kolajen kaybı, 30’lu yaşlarla beraber doğal olarak başlayan bir süreç olarak nitelendirilmektedir. Vücut sistemlerinin en önemli yapıtaşı olan kolajen, üretim açısından 30’lu yaşlarda azalmaya başlamaktadır. 40’lı ve 50’li yaşlarda ise yüksek hızda azalmaya devam etmektedir. Bu durum doğal bir süreç olarak kabul edilse de çoğunlukla istenmeyen bir durum olarak nitelendirilmektedir. Kolajen azalmasının pek çok olumsuz etkisi olması bu durumun nedenlerindendir.

Kolajen üretiminin azalmasındaki bir diğer etken ise olumsuz yaşam koşulları olarak gösterilmektedir. Stresör düzeyinin fazlalığı, mutsuzluk ve travmatik yaşam olaylarındaki artış gibi nedenlerle de üretimi azalmaktadır. Depresyon, anksiyete ve benzeri psikolojik rahatsızlıklar neticesinde de beden yıpranması gerçekleştiği için kolajen üretimi azalmaktadır.

Kolajen azalması ile birlikte çeşitli sistemlerde yavaş yavaş bozulmalar başlamaktadır. İnsanları en çok rahatız eden bozulma ise ciltte oluşan sıkılık kaybı ve sarkma durumlardır. Kolojen kaybı neticesinde oluşan cilt problemleri pek çok kişiyi rahatsız etmektedir. Cilt kuruluğu, kırışıklık, selülit gibi sorunlar bu problemlere örnek olarak gösterilebilir. İlerleyen yaş ve olumsuz yaşam olayları nedeniyle azalan kolajen miktarı daha pek çok sorunu da beraberinde getirmektedir.

Bu sorunlardan bir diğeri eklem ve kemik sorunlardır. Orta ve yaşlı kesim popülasyonda sıkça rastlanan eklem ve kemik ağrıları, temelde kolajen eksikliğine dayanmaktadır. Yapılan klinik araştırmalarda kolajenin, eklemleri hasalardan koruduğu ve güçlendirdiği kanıtlanmıştır. Ayrıca romatizma gibi hastalıkların oluşturduğu ağrıları da azaltmaktadır. Bunun nedeni kemik yoğunluğunu önemli düzeyde arttırarak kemik gücünü geliştirmesine dayanmaktadır.

Kolajen Çeşitleri

Cilt, kemik, kas ve tendon sistemlerinde doğal olarak bulunan kolajen, insan vücudunun en önemli yapı taşı olarak nitelendirilmektedir. Azalması durumunda pek çok sorunu da beraberinde getiren kolajen, vücudun farklı yerlerinde farklı çeşitlerle üretilmektedir. İnsan vücudunda en çok bulunan kolajen tipi Tip – 1 Kolajendir. Ek olarak insan vücudunda 20’den fazla kolajen çeşidi bulunmaktadır. Bazı kolajen çeşitlerini detaylandırılmak istersek:

  • Tip – 1: İnsan vücudundaki bütün kolajenlerin %90’ını oluşturmaktadır. Cilt yapısına elastik özelliğini vermektedir. En çok deri ve cilt sisteminde bulunmaktadır. Bununla beraber kemik ve tendon sistemlerinde de bulunmaktadır.
  • Tip – 2: Kıkırdak ve eklem yapısında bulunmaktadırlar. Eklem kıkırdağını oluşturan kolajenlerin %60’ı tip – 2 kolajenlerdir.
  • Tip – 3: Cilt, uterus ve kan damarlarında bulunmaktadır. Ciltte bulunan kolajenlerin %15’i tip – 3 kolajenlerdir. Bununla beraber kaslar, organlar ve arterlerin yapısında da bulunurlar.
  • Tip – 4: Deri katmanlarında bulunmaktadır. Deri sıkılaşması ve gelişimine katkı sağlamaktadır.

Vücudun doğal kolajen üretimi yaşa bağlı olarak azalma gösterdiği için yaşlanma süreçleri hızlanmaktadır. Doğal azalımın yanında çevresel etkenler de söz konusu olmaktadır. Güneşin zararlı ışınlarına fazla düzeyde maruz kalmak, hava kirliliği, sigara kullanımı, sağlıksız beslenme alışkanlıkları gibi faktörler kolajen düzeyini azaltmaktadır. Üretim azaldıkça cilt esnekliği ve güzelliği azalır. Kırışıklık ve sarkmalar meydana gelmeye başlar. Bununla beraber eklemlerde ağrı, kısıtlılık ve kaslarda gevşeme gibi problemler de ortaya çıkmaktadır.

Kolajen pek çok gıda maddesinde yer almaktadır. Kolajen sentezinin iyi olması için zengin ve dengeli beslenme alışkanlıklarına sahip olmak önem arz etmektedir. Kolajen oluşumu için gereken prolin, glisin ve C vitamini pek çok besin kaynağında bulunmaktadır. Genel olarak kolajen içeren besin kaynaklarını listelemek istersek:

  • Prolin içeren gıdalar; kemik suyu, yumurta akı, süt, yoğurt, peynir, kırmızı et olarak sıralanmaktadır.
  • Glisin içeren gıdalar; deniz ürünleri, kuru baklagiller, kırmızı et, kanatlı hayvan derisi olarak sıralanmaktadır.
  • C vitamini içeren gıdalar; limon, portakal, mandalina, çilek, maydanoz, biber olarak sıralanmaktadır.

Vücut içerisinde kolajen üretimini destekleyecek besinlerin tüketimi önem arz etmektedir. Doğal yollarla desteklenen kolajen üretimi, yaşlanma karşıtı etki göstermektedir. Bununla beraber desteklenen kemik ve kas yapısı daha rahat yaşam koşullarına ulaşmayı sağlamaktadır. Düzenli şekilde, organik ürünler tüketilerek doğal yollarla kolajen üretimi artırılmaktadır.

Kolajen Ürünleri

Kolajen ürünleri, vücutta doğal olarak üretilmesinin yanında takviye olarak da alınabilmektedir. Kolajen takviyeleri; tablet, kapsül, toz, sıvı ve çiğneme tablet şeklinde üretilmektedir. Bununla beraber doğal beslenme alışkanlıklarıyla da alınan kolajen ürünleri, kemik iliğinde ve tavuk derisinde bolca bulunmaktadır. Emilimin daha hızlı olması için sıvı bazdaki formların tercih edilmesi gerekmektedir.

Kolajen takviyeleri genel olarak güvenilir takviyelerdir ve oldukça yaygın şekilde kullanılmaktadırlar. Bununla beraber bazı kişilerde çeşitli olumsuz sonuçlar da doğurabilmektedirler. Bu olumsuz sonuçlar genel olarak sindirim sisteminde oluşmaktadır. Mide yanması, ishal ve damakta kötü tat bırakma gibi sonuçlar oluşmaktadır. Ayrıca bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara da neden olabilmektedir. 20’li yaşlardan itibaren herhangi bir gıdaya alerjisi olmayan her kişi kolajen takviyesi kullanabilirken, hamileler ve emziren annelerin kolajen kullanması tavsiye edilmemektedir. Bununla beraber çocuklar da bu gruba dahildir.

Oral olarak alınan takviye ürününün tam olarak hangi sistemde kullanılacağı bilinmemektedir. Vücut sistemlerinde hangi yapının kolajene daha çok ihtiyacı varsa o yapı tarafından kullanılmaktadır. Kolajen takviyesi alındığında, kas ve kemik sisteminde daha fazla ihtiyaç varsa orda kullanıldığı için cilt yapısında fayda göstermez. Bununla beraber kolajen takviyesi almanın pek çok kesin faydası bulunmaktadır.

Bu faydalardan biri elbette ki saç ve tırnak yapısını geliştirici etki göstermesidir. Kolajen kullanımı sayesinde tırnak kırılmasında azalmalar görülmektedir. Saç uzamasında hızlanma, saç kırılmalarının azalması da diğer sonuçların arasına girmektedir.

Yapılan bir çok araştırmaya göre, kemik mineral yoğunluğunu arttırdığı için kemik erimesini azaltıcı etki göstermektedir. Kas erimesi olan erkeklerde yapılan bir araştırma sonucuna göre; kolajen takviyesi düzenli egzersiz yapımı ile desteklendiğinde kas gücünde önemli derecede artış göstermektedir. Cildi ve eklemleri desteklemek için kullanılan kolajen takviyeleri, ilaç kategorisinde yer almazlar ve bu nedenle hastalık tedavisinde kullanılmaktadırlar.

Kolajen takviyeleri çeşitli formlarda üretilmektedir. Doktor kontrolünde kullanılması gereken takviyeler, kişi ihtiyacına bağlı olarak değişik formlarda kullanılmaktadırlar.

  • Toz: Takviye konusunda en çok tercih edilen form olarak nitelendirilmektedir. Birçok yiyecek veya içeceğe karıştırılarak kullanılabilir. Çeşitli aromalarla yapılabildiği için kullanıcılar tarafından sıkça tercih edilmektedir.
  • Kapsül: Kolajen kapsül, toz şekilde kullanmak istemeyenlerin başvurduğu bir takviye çeşididir. Kokusuz ve tatsız olduğu için koku ve tat duyarlılığı olan kişilerce tercih edilmektedir.
  • Sıvı: Pratik olması nedeniyle tercih edilmektedir. Ampul veya shot şeklinde formlara sahiptir.
  • Tablet: Günlük kullanımda ölçü hesabı yapmayı gerektirmemesi nedeniyle tercih edilmektedir. En çok tercih edilen formlardan biri olan tablet, uzun ömürlü ve pratik bir tüketim sağlamaktadır.
  • Saşe: Suda veya başka sıvılarda çözünürler. Bu sayede kullanımı pratik olan bir formdur. Aromalı ve aromasız çeşitlere sahip olmasıyla da çokça tercih edilmektedir.

Kolajen Seçerken Dikkat Edilmesi Gerekenler

Doktor kontrolünde yaşanması gereken bu süreç, dikkat edilmesi gereken pek çok hususa sahiptir. Bu hususlardan ilki elbette ki hangi tip kolajene, hangi oranda ihtiyaç duyulduğunun net bir şekilde belirlenmesidir. Cilt yapısının desteklenmesine ihtiyaç duyan kişilerin Tip – 1 kullanması gerekirken, kemik ve kas yapısının desteklenmesine ihtiyaç duyan kişilerin ise Tip – 2 kullanması gerekmektedir.

Kolajen takviyesi seçiminde dikkat edilmesi gereken bir diğer husus ise uzmanlaşmış markaların tercih edilmesidir. Takviye üretimini profesyonel koşullarda gerçekleştiren firmaların tercih edilmesi gerekmektedir. Aksi takdirde istenmeyen sonuçlar ve farklı sağlık problemleri ortaya çıkabilmektedir. Bununla beraber hangi formun daha pratik olacağına kişiler kendileri karar vermelidir. Doktor kontrolünde, kişi ihtiyacına göre yarar sağlayacak son kalitede ürünler tercih edilmelidir. Kişi tercihi ve zevkine göre belirlenen formlar aracılığıyla ise süreç tamamlanmaktadır.

T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.